Çarşamba, Mayıs 12, 2010

Kuzey Bebek

Devamlı klişe öğütler veren, kendini önemli zanneden sıkıcı büyüklerden olmak istemem ama yeğenimden birkaç küçük isteğim var.

Öncelikle güzel müzik dinlesin, çok katıyım bu konuda. Ne duygulandırırsa değil, iyi müzik dinleyip duygulansın. Eskilere saygı duysun, yenileri takdir etsin.

Sonra galiba en önemlisi kendini sevsin. Canının istediği şeyi, istediği anda söyleyebilecek kadar saygısı olsun kendine ve o kadar da taşaklı olsun. Ama öyle arkasını sağlama alaraktan taşaklı değil, maddi hiçbir şeyi kaybetmekten korkmadan, gerekirse tekrar kazanacak, gerekirse de çekip gidebilecek gücü kendinde bularak taşşaklı olsun.

Mutlaka bir enstrüman çalsın, ortalama da olsa onu hiç bırakmasın.

Çok okusun. Hatta gözleri bozulacak kadar çok okusun. Bilsin.

Sinemaya, sanata merak duymasın! Sadece izlesin :) Ama iyi filmler izlesin, devamlı çer çöple zamanını öldürmesin. Aslında bütün sanat dallarına böyle yaklaşsın.

Allaha filan inanmasın. Onun için çalışmasın, hayatına yön filan vermesin.

Kendini diğer insanlar gibi, diğer insanları kendi gibi görsün. İnsanları değil, yaratılarını, eserlerini yüceltsin yani gözünde. Mükemmel tadında bir film izleyince, şahane bir nakarat duyup kusursuz bir solo farkedince, daha iyi anlatamazdım diyeceği bir cümle okuduğunda, yaşadığı ve o duyguyu hissedebildiği için kendini şanslı hissetsin, mutlu olsun.

Gözleri dolduğunda kimselerden saklamasın yaşları. Kimselerden kaçırmasın gözlerini, esirgemesin nasıl hissettiğini.

Dünya tatlısı yeğenim, ailesini asla yargılamasın, kararlarını yaptıklarını aşağılamasın. Onlardan neşesini, enerjisini, gülümsemesini, sevgisini esirgemesin. ve Kuzey aslında kendini de yargılamasın. İnsan olduğunu, hata yapabileceğini, sonların, başlangıçların, acıların, yaraların da büyük resmin bir parçası olduğunu unutmasın.

Yeğenim çok gülsün, çok ağlasın, hayatının her anında başka bir yerde başka bir şey yapıyor olmayı isteyip o anından da mutlu olsun. Çok şeyler yaşasın, hepsi güzel olmasın belki ama hiçbirinden pişman olmasın.

Bir avuç iyi dost edinsin kendine, her şeyini paylaşsın onlarla. Bir de güzel bir kadına aşık olsun. Keşke.. Yaşadığı her anı onunla paylaşmak, onunla ortak olmak istesin. Hiç korkmasın sevmekten, kalbini geçmişte bir olaya bırakıp kalmasın.

ve tabii ki Kuzeycik, dayısını çok sevsin...